Hep merak etmişimdir.
Bu federasyonlar ne iş yaparlar diye ve sonunda şükür, öğrenmeye de başladık; gibi…
Gibi,
Çünkü halen daha aklımızın almadığı şeylerle karşılaşıyoruz.
Adamların seçimine birkaç ay kalmış ve bakıyorsun kapı kapı dolaşılarak birilerine, özellikle de siyasetin bel kemiği olan birilerine, bürokratlara ve hatta hatta ne alakadır bilinmez basından zurnanın zırt deliği bile olamayacak olanlara, belgedir ki dağıtılıyor.
Pardon ama adama sormazlar mı o makam birilerine vefa borcu ödeme yerimidir diye?
Başarılarınız, gayretleriniz, adımlarınız ve dahi çalışmalarınız masaya yatırılacağı yerde; şu an için geldiğimiz noktaya baktığımız da, spor bakanlığının bazı şeyleri tekrardan gözden geçirmesi gerekmiyor mu?
Az kaldı, biraz daha sabırlı olun ve federasyonların tamamına yakınının bu ülkenin sırtında nasıl birer kambur olduğunu hep birden göreceğiz.
Sayın Bakanımıza buradan hemen şimdi sormak isterim, acaba bir yıllık bütçenizden o federasyonlara ne kadar pay çıkarıyorsunuz ve bu payların ne kadar kısmının denetimini yapıyorsunuz.
Bu bütçe harcaması karşısında ülkemizin elde ettiği başarıların samimi durumu nedir?
Federasyonlarda gelinen son durum hakkında samimi olarak bir memnuniyetiniz var mı?
Bürokratların, siyasetçilerin özellikle de basın camiasının bu federasyonların yönetiminde, kurullarında, sözde ek kurullarında ne işi var hiç merak edip bürokratlarınıza sordurdunuz mu?
Veya siz sordunuz mu?
Allah aşkına sayın bakanım; etiğin olmadığı bir yerde etik kurulu ne işe yarar merak etmediniz mi?
Hem de bu sözde etik kuruluna, denetim görevi yapması gereken basının görev alması ve bu şahsın da bilmem hangi federasyonun etik kurulu üyeliği içerinde, uluslar arası seyahat etmesi ne kadar etik kalır hiç mi merak etmediniz?
Siz bu bütçeleri halktan topladığınız vergilerle almıyor musunuz? Bu kadar basit ve kolay harcanmasına nasıl rıza gösterirsiniz anlamak mümkün değil… Kaldı ki bu günlerde yine bütçe oylamanız var ve bu ahbap-çavuş ilişkilerinin cirit oynadığı federasyonlara ne kadar bir bütçe ayırdınız…
Bu arada gerçek sporcularımız mı?
Hani belki kulağınıza gelmiştir. Ortalıkta federasyonlar konusunda geldiğimiz noktayı anlatan bir fıkra var. Hani şu kürekle kano yarışmasında dereceye giremeyen ve yapılan toplantılarda durum değerlendirmesi yapılarak gelinen sonuç fıkrası var ya ondan bahsediyorum…
Anlatayım, pardon yazayım efendim bir kez de benden dinleyin, okuyun derim.
Türk ve Japon şirketleri arasında bir kürek yarışı düzenlenmesine karar verildi.
Japonların takımında 8 kişi kürek çekiyor, 1 kişi dümencilik yapıyordu.
Türk Takımında ise 2 kişi kürek çekiyor, 3 kişi şeflik 3 kişi müdürlük yapıyor 1 kişi de dümeni kullanıyordu.
Her iki takımda, performanslarının en üst düzeyine varabilmek için uzun ve zorlu bir hazırlık döneminden geçti.
Büyük gün geldi ve iki takımda, kendini hazır hissediyordu. Japonlar yarışı bir kilometre farkla kazandılar…
Yarış sonrası Türk takımı çok sarsılmıştı. Türk Şirket yönetimi yarışın açık farkla kaybedilmesinin nedeninin bulunmasına karar verdi.
Yapılan araştırmalar, analizler ve uzun çalışmalar sonucu düzenlenen raporlara göre hata bulundu ve çözüm önerisi getirildi.
Çözüm olarak yönetimdeki düzeni güçlendirmek için 1 genel müdür atandı, ve sandaldaki ağırlığı dengelemek için kürekçi sayısı da 1 e indirildi.
Japonlara yeni bir yarış teklif etme kararı alındı.
9 kişilik Türk takımı Japonlarla bir yarış yapmak üzere yeniden yapılandı.
Japonların takımında 8 kişi kürek çekiyor, 1 kişi dümencilik yapıyordu.
Türk Takımında ise yeni yapılanma şekli şöyleydi,
1 Genel müdür
3 Bölgesel müdür
3 Dümen şefi
1 Dümenci
1 Kürekçi
İkinci yarışı Japonlar iki kilometre arayla kazandılar. Tepesi atan Türk şirketi yönetim kurulu hemen harekete geçti. Yarışın kaybedilmesinden sorumlu tutulan kürekçi kovuldu, müdürlere ve diğer personele sorunun çözümüne olan katkılarından dolayı ikramiye verildi.
Burada şirket, sizin başında bulunduğunuz Spor Bakanlığımızdır, gençlik nerede göremedik ve federasyonlarda durum aynen böyle.
Örnek mi istiyorsunuz, Curling bunlardan sadece bir tanesidir.
Araştırın efendim yok mu yetkiniz?
Yoksa siz de etik kurulu üyesi olan bürokratların ve basının kararına istinaden gerçek sporcuları kovup yeni etik kurulu üyelerinizin başarısı için takdirnameler mi hazırlatacaksınız?
GAZETECİ YAZAR
HAKAN DİKMENİN (kaleminden)
News
