
Dünya genelinde yaklaşık 14 milyon Yahudi bulunuyor.
Bu nüfusun 7 milyonu Amerika’da, 5 milyonu Asya’da, 2 milyonu Avrupa’da ve 100 bini Afrika’da yaşıyor.
Buna karşılık Müslüman nüfus 1 milyar 400 milyon civarında.
Asya’da 1 milyar, Afrika’da 400 milyon, Avrupa’da 44 milyon, Amerika’da 6 milyon Müslüman insan var.
Yani yeryüzünde her bir Yahudiye karşılık yaklaşık yüz Müslüman bulunuyor.
Fakat bu büyük sayısal fark, bilimde, eğitimde, teknolojide ve ekonomik güçte tam tersine dönüyor.
Bu gerçeği yıllar süren bir araştırmayla ortaya koyan Pakistanlı bilim insanı Dr. Faruk Saleem, sonuçlarını dünyaya ilan etti.

Dr. Saleem’e göre Yahudilerin bu denli etkin ve güçlü olmasının kaynağı, onların bilgiye bakış biçiminde gizli.
Albert Einstein, Sigmund Freud, Karl Marx gibi insanlık tarihine yön vermiş isimler Yahudi kökenliydi.
Tıptan fiziğe, psikolojiden mühendisliğe kadar her alanda Yahudi bilim insanlarının imzası var.
İlk çocuk felci aşısını geliştiren Jonas Salk, Hepatit-B aşısını bulan Baruch Blumberg, lösemi tedavisinde çığır açan Gertrude Elion, frengiye karşı tedavi yöntemini bulan Paul Ehrlich, böbrek diyaliz makinesini geliştiren Willem Kolff, nükleer zincirleme reaksiyonun temelini atan Leo Szilard, modern psikoterapinin kurucularından Aaaron Beck…
Bu isimlerin tamamı Yahudi kökenliydi ve insanlığa doğrudan katkı sağladılar.
Yahudi bilim insanları son yüzyılda yalnızca bilim alanında 100’ün üzerinde Nobel Ödülü kazandı.
Aynı süreçte 1,4 milyarlık Müslüman dünyası yalnızca 3 Nobel Ödülüne sahip olabildi.
Bu tablo, nicelikle değil nitelikle öne çıkan bir uygarlığın yüzyıllara nasıl damga vurduğunu gösteriyor.
EĞİTİMDE SORGULAYICI ZİHNİN GÜCÜ
Dr. Saleem, bu farkın en önemli nedeninin eğitim sistemi olduğunu vurguluyor.
Yahudiler çocuklarını küçük yaşlardan itibaren ezber değil, sorgulama ve üretme üzerine eğitiyor.
Bir soruya doğru cevabı ezberlemekten çok, o sorunun neden sorulduğunu anlamaya çalışıyorlar.
Aileden başlayan bu bilinç, toplumsal bir kültüre dönüşüyor.
Bilgiyi kutsallaştıran ama dogmalaştırmayan bu yaklaşım, her bireyi birer üretici haline getiriyor.
EKONOMİ VE SANATTA DA AYNI TABLO
Bilimle sınırlı kalmayan bu başarı, ekonomide ve sanatta da kendini gösteriyor.
Ralph Lauren, Levi Strauss, Howard Schultz, Michael Dell, Larry Ellison gibi küresel markaların kurucuları Yahudi kökenli.
Sinema ve sanat dünyasında Steven Spielberg, Woody Allen, Dustin Hoffman, Harrison Ford, Goldie Hawn gibi isimler dünya kültürüne yön veren isimler arasında.
Her biri, eğitimin, sorgulamanın ve çalışmanın kutsal kabul edildiği bir geleneğin ürünü.
Dr. Saleem, Müslüman dünyanın geri kalışını kaderle veya inançla açıklamıyor.
Sorunun merkezinde eğitimdeki zayıflık, üretkenliğin eksikliği ve düşünce özgürlüğünün sınırlandırılması olduğunu belirtiyor.
Müslüman ülkelerde bilimin önüne geçen ezberci anlayışın, yaratıcılığı öldürdüğünü ifade ediyor.
Ona göre çıkış yolu, aklı merkeze almak, bilimi yeniden onurlandırmak ve düşünce özgürlüğünü güçlendirmekten geçiyor.
Yahudiler sayıca az ama düşünce olarak güçlü.
Müslüman toplumların yeniden yükselişi, bilginin değerini anlamakla, üretmekle ve paylaşmakla mümkün olacak.
Dr. Faruk Saleem’in ifadesiyle:
“Güç, sayıda değil; düşüncenin niteliğinde gizlidir.”
GÜNDEM
2 saat önceGÜNDEM
3 saat önceGÜNDEM
9 saat önceGÜNDEM
10 saat önceGÜNDEM
1 gün önceGÜNDEM
2 gün önceGÜNDEM
2 gün önce
2
DSP TERME İLÇE BAŞKANI HÜSEYİN BOZ, ANKARA’DA BAKANLARLA VE MİLLETVEKİLLERİYLE TERMENİN GELECEĞİ İÇİN MASAYA OTURDU
5553 kez okundu
4
TERME İÇİN YENİ BİR BAŞLANGIÇ! ANAHTAR Partisi, Terme’de Güçlü Bir İsmi Göreve Getirdi: Musa Kurun İlçe Başkanı Oldu!
4709 kez okundu
5
TERME’DE ŞEFFAF YÖNETİMİN EN GÜZEL ÖRNEĞİ:
3631 kez okundu
Türkiyemizin dört bir yanında ve ara ara yurt dışı haberleriyle ve nokta doğru tarafsız haberleriyle gündeme olan Demokratik Sol Parti Terme İlçe
YEŞİLÇAM’IN EFSANESİ ENGİN ÇAĞLAR HAYATINI KAYBETTİ KADIRGA PRODÜKSİYON YÖNETİM KURULU BAŞKANI YUSUF ZİYA ORAN: “40 YILLIK DOSTUMU, AĞBİMİ KAYBETTİM” Haber: Ahmet Cemal Peker – Sadakat Haber TV