MERTELİK VE NAMARTLİK.. Mertliğin Ölçüsü Kalmadıysa, Delikanlılık Ne İle Ölçülecek?

MERTELİK VE NAMARTLİK.. Mertliğin Ölçüsü Kalmadıysa, Delikanlılık Ne İle Ölçülecek?

ABONE OL
Temmuz 21, 2025 17:11
MERTELİK VE NAMARTLİK.. Mertliğin Ölçüsü Kalmadıysa, Delikanlılık Ne İle Ölçülecek?
0

BEĞENDİM

ABONE OL

MERTELİK VE NAMARTLİK..
Mertliğin Ölçüsü Kalmadıysa, Delikanlılık Ne İle Ölçülecek?
Oturduğum bir masayı hatırlıyorum.
Üzerinde dumanı tüten çay bardakları…
Bir yanda ekmek bölüştüğüm, diğer yanda derdini içime kadar sindirdiğim insanlar.
Ne güzel günlerdi…
Ama ne yazık ki o masada oturanların birçoğu, arkadan gülen, arkadan vuran oldu.
Bir zamanlar “Yek senin, hesap benden” dediğim insanlar,
bugün selam vermeye tenezzül etmiyor.
Sıkıntıya düştüklerinde telefonu açan,
Abi bir el uzat” diyenlerin
yardım eli uzatıldıktan sonra bir daha yüzlerini bile göstermemeleri ne acı.
Sözün, bakışın, yeminlerin bir anlamı vardı eskiden.
Bugün bir tebessüm bile iki yüzlü;
arkandan gülüşen, ortalığı karıştıran bir kem söz gibi yapışıyor insanın zihnine.
Dostluk Süs Olmuş, Delikanlılık Maskeye Dönmüş
Gelin görün ki…
Delikanlılık artık silüet olmuş.
Hani derler ya: “Yiğit, düşse de kalkar; ama mertliğini kaybeden bir daha toparlanamaz.”
İşte biz de bir toplum olarak mertliği yitirdik.
Artık insanlar çıkarına göre şekil alıyor,
vefası olmayan adamlar dostum” diye omuzuna el atıyor.
Eskiden ar damarı çatlayan utanırdı;
şimdi utanmazlık bir meziyet gibi sunuluyor.
Yalancılık marifet, iki yüzlülük sosyal beceri sayılıyor.
Kimin Düşman, Kimin Dost Olduğu Belli Değil
Ne yazık ki insanın gönül gözüyle baktığı
bazı “dost” yüzlerin, birer maskeli figür” olduğunu
ya bir iftira gecesinde
ya da bir ifşa sabahında öğreniyorsun.
İçten gelen kelam, dilden değil; kalpten dökülen bir selamdır.
Ama artık hal hatır soran yok.
Soruyorsa da ya çıkarı vardır, ya da bilgini çalmaya niyeti.
Yani dostluk yok, çünkü dost kalmadı.
Sırtını yaslayacağın bir duvar gibi bildiğin insanlar,
gölgen kadar bile sadık çıkmıyor sana.
Ey Delikanlılık, Sen Nereye Gittin?
Bu toprakların en büyük sermayesi mertlikti.
Bir söz, bir el sıkışma, bir selam…
Yetiyordu insanın alnı açık yaşamasına.Ama şimdi?
Sözler kıymetsiz, imzalar kağıt üstü, selamlar ise sahte.
Sahi, biz ne ara bu kadar yozlaştık?
Ne ara ihanet, vefanın yerini aldı?
Yıkılmaz Sanılan İlişkiler, Bir Menfaatte Çöktü
Kimi zaman beraber yola çıktıkların,
yolun ortasında seni yalnız bırakır.
Hem de öyle sessiz, öyle sinsice ki…
arkana baktığında sadece ayak izleri kalır;
yüzler çoktan başka sokaklara sapmıştır bile.
Son Sözüm: Kalbinde Mertlik Taşıyanlara Selam Olsun
Ben hâlâ o çay sofrasının,
sohbete değil sadakate değer biçildiği günlerin özlemiyle yaşıyorum.
Belki çok şey değişti.
Ama benim kalbimde hâlâ mertlik, delikanlılık, adamlık diye bir inanç var.
Ve inanıyorum:
Bu karanlık çağda bile, gölgesiyle bile adam gibi adam olanlar bir gün yeniden hatırlanacak.
Unutmayın:
Yalancı dostluklar ömrünü tüketirken,
bir yiğidin sesi
zamanı gelince dağları bile titretebilir.

Cemal PEKER
Sadakati unutulmuş bir çağın hatırlatıcısı…

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP
300x250r
300x250r